CHP Sözcüsü Yücel’den AKP’li Çelik’e tepki: İktidarın, gerçekleri toplumdan gizleme, Erdoğan’ın suskunluğunun üzerine örtme gayretinin bir parçasıdır

CHP Sözcüsü Deniz Yücel, AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in açıklamalarına ilişkin, “Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ABD Başkanı Donald Trump’ın ‘Filistinlilerin Gazze’den tehcir edilmesine’ yönelik planına sessiz kalmasını eleştirmiş ve kendisini bu konuda ses yükseltmeye davet etmiştir. Ancak günlerdir konuşmayan Erdoğan yerine AKP Sözcüsü bir açıklama yaparak Genel Başkanımıza yönelik haddi olmayan ifadeler kullanmıştır. Anlaşılıyor ki bu tutum, iktidarın, gerçekleri toplumdan gizleme, Erdoğan’ın suskunluğunun üzerini örtme gayretinin bir parçasıdır” dedi.

CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yönelik sözlerine ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla yanıt verdi. Yücel’in paylaşımı şöyle:

“Bu tutum, iktidarın, gerçekleri toplumdan gizleme, Erdoğan’ın suskunluğunun üzerini örtme gayretinin bir parçasıdır”

“Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ABD Başkanı Donald Trump’ın ‘Filistinlilerin Gazze’den tehcir edilmesine’ yönelik planına sessiz kalmasını eleştirmiş ve kendisini bu konuda ses yükseltmeye davet etmiştir. Ancak günlerdir konuşmayan Erdoğan yerine AKP Sözcüsü bir açıklama yaparak Genel Başkanımıza yönelik haddi olmayan ifadeler kullanmıştır. Anlaşılıyor ki bu tutum, iktidarın, gerçekleri toplumdan gizleme, Erdoğan’ın suskunluğunun üzerini örtme gayretinin bir parçasıdır.

“Sayın Genel Başkanımızın duruşu, toplumsal bir sorumluluğa, tarihi gerçeklere ve arka plana dayanmaktadır”

“CHP’nin ve Sayın Genel Başkanımızın duruşu, yalnızca kişisel değil, toplumsal bir sorumluluğa, tarihi gerçeklere ve arka plana dayanmaktadır. Trump’ın Gazze’yi bir ‘turizm merkezi’ haline getirme önerisi, yalnızca insanlık dışı bir tehcir planını değil, aynı zamanda Filistin halkının vatansızlaştırmayı hedeflemektedir. Bu talep, dünyanın pek çok ülkesinde ve insan hakları örgütlerinde sert tepkilerle karşılanmışken, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konuda sessiz kalması düşündürücüdür. Erdoğan’ın, Trump’ın bu açıklamalarını sessizce geçiştirmesi, ‘sükut ikrardan gelir’ sözünü akıllara getirmektedir.

“Erdoğan, Trump’ın Filistinlilerin tehciri konusundaki taleplerine sessiz kalarak mı dostluk ilişkisini sürdürmeyi planlamaktadır?”

Ankara’daki ortak basın toplantısında, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Trump’ın açıklamalarını eleştirirken, Erdoğan’ın tek bir cümle kuramaması bu kaygıyı güçlendirmektedir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak soruyoruz: Erdoğan’ı susturan güç nedir? Erdoğan, Trump’ın Filistinlilerin tehciri konusundaki taleplerine sessiz kalarak mı dostluk ilişkisini sürdürmeyi planlamaktadır? Erdoğan, bu suskunluğu ile Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında kendisine verilen rolü mü oynamaktadır? Gazze’de katliamlar sürerken, AKP iktidarının İsrail ile ticareti devam ettirmesi, Erdoğan’ın Filistin davasına olan bağlılık iddiasını derinden sarsmaktadır. Üstelik İstanbul Valiliğinin, Trump’ın açıklamalarını protesto etmek ve Filistin davasını savunmak için düzenlemek istediğimiz Galata Köprüsü’ndeki barışçıl yürüyüşümüzü engellemesi de iktidarın bu samimiyetsiz duruşunu net bir şekilde teyit etmektedir.

“Filistin davası, Cumhuriyet Halk Partisi’nin tarihsel sorumluluğu olarak sahiplendiği bir meseledir”

Filistin Davası, Cumhuriyet Halk Partisi’nin tarihsel sorumluluğu olarak sahiplendiği bir meseledir. Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in de ifade ettiği gibi, daha Erdoğan siyasette yokken, CHP’nin üçüncü Genel Başkanı rahmetli Bülent Ecevit, Filistin halkının haklı mücadelesini Türkiye ve dünya gündemine taşımış ve Filistin Kurtuluş Örgütü’nün Türkiye’de temsil edilmesini sağlayarak tarih yazmıştır. Ancak bugün, AKP hükümetinin, Filistin meselesindeki tavrı, aynı samimiyeti taşımamaktadır. Erdoğan, kendisini övdüğünde sevindiği ‘dostum’ diye hitap ettiği Trump’ın bu soykırım planına karşı sessiz kalması, yalnızca Filistinlilerin haklarını değil, Türkiye’nin itibarını da zedelemektedir.

“Erdoğan hükümetini, insanlık onuruna ve uluslararası hukuka uygun bir şekilde hareket etmeye davet ediyoruz”

Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Filistin Davası’na olan bağlılığımız dün olduğu gibi bugün de tamdır. Bizim bu davaya olan desteğimiz, samimi bir insani ve ahlaki duruşun gereğidir; seçim kampanyalarının veya iç politik hesapların bir parçası değildir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Filistin halkının yanındayız ve Erdoğan hükümetini, insanlık onuruna ve uluslararası hukuka uygun bir şekilde hareket etmeye davet ediyoruz. Erdoğan hükümetinin Filistin davasını hamaset ve iç siyaset malzemesi yapmaktan öteye gitmeyen, her türlü samimiyetten uzak, ikircikli tavrına karşın, biz 1967 sınırlarında, Başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız Filistin Devleti mücadelesini desteklemeye devam edeceğiz.” (ANKA)

Botoks ücreti ne kadar olmalı, Türkiye’de yasal olan markalar hangileri; Dr. Nurhayat Gül anlattı


Related Posts

Rusya Donetsk’te 2 yerleşim birimini ele geçirdi

Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk bölgesinde iki yerleşim biriminin kontrolünü ele geçirdiklerini bildirdi.

THY 4 farklı kabin memuru ilanı açtı

Dünyanın en çok ülkesine uçan havayolu şirketi olan Türk Hava Yolları (THY), şirkette kabin memuru olarak görev yapmak isteyen adaylar için dört farklı alanlarda iş imkanı sağlıyor.

Uzman çavuş Seyhan Nehri’nde kayboldu

Adana’da serinlemek için Seyhan Nehri’ne giren uzman çavuş Musa Çal, suda kayboldu.

Leman Dergisi’nin yazı işleri müdürü Aslan Özdemir hakkında tutuklama talebi

Leman Dergisi Yazı İşleri Müdürü Aslan Özdemir, başlatılan soruşturma kapsamında tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi.

Kahve devi iflas ediyor! Yüzlerce şube kapanacak

Ünlü Alman Kahve firması iflasını açıklıyor. Kahve ile beraber çay ve şekerleme firmaları da iflasını açıklayacak. 300’e yakın şube kapanacak

MSB’den 12 askerimizin şehit olduğu olayla ilgili iddialara yanıt: Tamamen asılsız

MSB, Pençe-Kilit Harekâtı Bölgesinde 12 askerimizin şehit olması üzerine kamuoyuna yansıyan iddialar için “Gerçeklikten uzak olduğu halde kesin yargıyla ortaya atılan iddialar ile komplo teorileri üreten manipülatif söylem ve içerikler, Türk Silahlı Kuvvetlerimizi karalamaya ve yıpratmaya yönelik sistematik bir dezenformasyon çabasıdır” dedi.